Serebral korteks hasarı kök hücre ile tedavi edildi
Fransız ve Belçikalı bilim insanları, ilk kez kez kök hücre tedavisi ile serebral korteksteki sinir hasarını onarmayı başardı.
Bilim insanları embriyonik kök hücrelerden elde edilen sinir
hücrelerini yetişkin bir fareye naklederek hayvanın zedelenmiş, beyin
kabuğu olarak da adlandırılan serebral korteksini tedavi etti.
Farenin zarar gören sinir hücrelerinin işlevini tekrar yerine
getirmesi için ilk kez kök hücrelerin kullanıldığına dikkati çeken
bilim adamları, sonuçların hücre tedavisi alanında atılmış dev bir adım
olduğunu vurguladı.
-
Beyin ilginç bir organ. Fiziksel işlevini düzgün çalıştırması bir mesele
iken daha önemli sorun ise içine konulan veriyi işleme ve sonuç verme
şeklidir. Bilebildiğim kadarı ile insanın yaptığı hiçbir makina benzer
bir şekilde çalışmaz. Şöyle, teknolojik veya mekanik bir araç
ürettiğimizde o araç bozulmadığı sürece yapması beklenen işi yapar,
görevini yapar. Bozulduğunda ise ya işlemez yada işleyişi bizi memnun
etmemektedir artık, tamiri gerekir. Fakat beyin fiziksel olarak
işleyişinde kusur olmamasına rağmen ortaya koyduğu sonuçların farklılığı
kimi zaman bireysel olarak bizi, kimi zaman bir grubu, kitleleri,
toplumları karşı karşıya getirir !.. Yani tıbben, fiziken işleyişi
normal bir beyin insanı ve insanları son derece kötü felaketlere
sürükleyebilir. Günümüz bilgisayarları ile kıyaslanamaz tamamıyla ama
kısmen kıyaslar isek farklı yazılımlar ile ufak farklar yaratılarak
insanların detayda ufacık tercih farklılıkları sebebi ile tercih ettiği
teknoloji ürünlerini düşünür isek benzeşiyor gibi !.. Fakat insanın
teknik ve teknolojik olarak ürettiği hiçbir şey insana zararlı değildir !
Ne zamana kadar ? Taa ki bu üretilen araçların arkasına kullanacak
bir insanı koyana kadar. İşte o an tarihi yazıp bizi aydınlatan bir
küçük kalem dahi silah olup bir diğer insanı öldürebilir !
"Beyin" nedir ? Bir görüşe dayandırır isek, evrimin ilk zamanlarında
yer küreye ulaşmış olan asalak bir yaşam biriminin ele geçirdiği
"insan" bedenini hakimiyeti altına alan parazit bir yaşam birimi midir !
? Aslında insan yalnızlığna mı oynuyordur !.. Yani tek olmaya ? Niye
böyle bir soru geliyor ? Çünki bu organizma "beyin" kendi türüne de
yaşama hakkı vermiyor. Ancak çıkarları doğrultusunda, yerleşkesinin
ihtiyaçlarını sağlayacak türdeşlerine süresini kendi belirlediği zaman
dilimi içinde yaşam hakkı veriyor !.. Bilim diyor ki "Neandertal" (Ne
an, dert al ! Yani adını bile hiç anma ne de dert al başına, işin mi yok
arkadaş) insan türünü belki biz tarihin bir yerlerinde yok etmişiz !
Belki de o türe özel bir salgın bunu yapmış. Fakat günümüzde kendimizden
bildiğimiz bir gerçek var ki işimize gelmeyen bir çok canlı türünü
yeryüzünden sildik. E günümüzde, belki bugün yüzlerce insanı öldürdük !
Çok yakın tarih milyonlarcasına bunu yaptığımızı kanıtlayan filmler,
dökümanlar, fotoğraflar ve canlı şahitleri ile dolu. Öbür yandan da işin
içine uzay ve uzaylı vakasını katıverelim ve ortalık iyice karışsın
!!! Dünyalı olarak Dünyalı olduğunu bildiğin halde başka türleri yok
edebilen, soykırım yapabilen bir türüz. Farz edelim ki bu uzaylı tür
filmlerdeki gibi gelmedi de barışçıl olarak temaslarda bulunmaya
başladı. "Ey insan yatacak yerimiz yok Dünyanızda konaklamak istiyoruz"
dedi ! Yaradılmışı Yaratan'dan ötürü seven insanlık ne iş ise "Hop
arkadaş biz Dünya'yı kendimize yeterince dar ediyoruz zaten, sen de
nereden çıktın şimdi?" der mi ? Düne kadar seni öldüren karşıt düşünce
üreten beyin bu uzaylıyı,
İnsan - "Kanka yaa, bak gel sana ne diycem. Sen
boşver sana öyle diyenleri. Gel, bizim ülkede epey boş yer var. Kaç
kişiydiniz bakayım siz ?"
Uzaylı - "3 ana gemi, 8 kruvazör, 20 kaşif mmm hepsi hepsi nüfusumuz 230 milyon ve sabitledik" !!!
İnsan - "Gulp" yutkunur, yemedi, sayı çok ve der ki "Dur ben bi diğer kankaları arıyayım" :)
Yandaş ülkeler ile görüşür falan...
Görüşmeler esnasında uzaylı der ki "Siz neden kontrolsüz üreyip,
kontrolsüz olarak da ürettiğiniz nesilleri katlediyorsunuz ? Biz
kainatın sınırlarını çoktan gördük. 100 yıllık yaşam döngüsünün zaten
yetersiz olduğu bir tür olarak kendimizi öldürmenin hiçbir faydası
olmadığını siz Dünya'lıların yılı ile 30.000 yıl önce gördük. Öldürmek
yerine kontrollü üremeyi bulduk ! Hem böylece sık ve toplu ölümler ile
yaşanan duygusal-ruhsal acıları da minimuma indirmiş olduk. Irkımızın
her bireyi varlığını kainatla uyumlu kılabilme aşamasını yaşamaktadır
aslında bu hayat dediğiniz süreçte. Bizde böyle" dedi mi !..
Haydi ver cevabı !!!
İnsan - "Kanka sanki bize hakaret ettin gibi sezdim
ben ama daha yeni geldin, bizi tanımıyorsun, şimdilik hoşgörümüzün ne
denli geniş olduğunu göstereceğim. Haa ! Hem baksana bana bir sen,
bizde Tanrı diye bir yaratıcıya inanış vardır.
Dünya'nın neresine gidersen git insan ırkının büyük çoğunluğu bu inanca
sahiptir. Al bak sana 3 kitap vereyim bir göz gezdir."
Uzaylı - "Peki öyle ise siz neye dayanarak bu
Dünya'nın size ait olduğunu iddia ediyorsunuz ? Nasıl bir gerekçe ile
bizi misafir, kendinizi mekan sahibi görüp inandığınızı iddia ettiğiniz
Tanrı'nın yarattığı bizlerin Dünya'nız üzerinde hakkı olmadığını
söyleyebiliyorsunuz ? "
İnsan - İnsana : "Ulan bunlar çok cin çıktılar arkadaş.
3-5 teknolojisini alır, Dünya'daki istemediğimiz tüm kıl insanları
kolayca yok ederiz der iken bak sen görüyor musun elin Marsık
uzayılsındaki lafları. Dilleri pabuç kadar"
-
Şimdi
aklınızda birçok soru işareti belirdi mi acaba ? Şöyle birkaç örnekleme
yapayım... "Neden karşıt düşüncedekilerin yok olmasını veya hiç
olmamasını istiyorum?" , "Hiç şüphe etmediğim inancımın sadece insan
ırkı ve Dünya gezegenini kapsadığını mı düşünüyorum?" , "Bilgi, bilim
alanında çok daha ileri gittiğimizde ille de varlığımın çarelerini
bulmuş olmama rağmen bu sebepler ile nihayetlenmesini kabul etmek ve bu
süreç içerisinde türümün devamı için üremek aslı görevlerimden birisi
midir?" , "Hatta kılıfına uydurulan gerekçeler ile kutsal ölümler ve
öldürmeler ne denli inancımla örtüşüyor!" . Bak görüyor musun, taa
yukarıda "Ne an dert al" demedim mi ben sana ? Andın ve aldın başına bir
sürü dert işte.
________ 12 Mart 2015 - Her hakkım saklıdır ! _______
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder