5 Mart 2009 Perşembe

Uyan Ey Büyüğüm

Sırf yaşlanmış olduğu için “BÜYÜK” olduğunu düşünerek bu büyüklüğün vermiş olduğu “GÜÇ” ile en iyiyi,en doğruyu ve en çoğunu ben bilirim diyenler sizin de etrafınızda yok mu, çok mu ?
Uyandırmak gerek bence insanımızı ve anne-babalarımızı da !.. Sanırım hepimiz çevremizde genelde mutsuz birliktelikler görüyoruzdur ya da çok iyi kamufle edilebilen mutluymuşculuk oynanan evlilikler çoğunluktadır. Anne bu durumdan başlarda bi mutlu görüntü sergiliyordu. Evlilik konusu çıkınca yan çizmeye başladı. Sebepleri de "Aynı dili konuşmamak, kültürel fark ve uzaklık". "İsterdim ki bir Türk kızı ile evlen" diye aslında içten bu durumu onaylamadığını farklı bir şekilde dışa vurması... Fakat ne ilginçtir ki ülkemiz toplumsal yapısında kadın ve erkeğin büyüme,yetişme ve kişiliklerini geliştirme süreçleri çok farklı olduğundan 20'sinden sonra koca bulma çabası içinde olan kızlar memleketine karşılık askerden geldikten sonra iyi bir işe girip 30'una kadar hayatını yaşama planında olan erkekler var. Bu durumun çıkardığı sonuçlar da bulduğu koca adayını kaybetmemek için gerektiğinde kendinden çok şey veren kızlar sonucunda evliliği kazanmış olsa da aslında gerçekten sevip-sevilip mutlu olabileceği geleceğini bile bile kaybediyorlar. Kaç tane evli erkek size "Evlilik harika bir şey, evlenmelisin" dedi !!! ve kaç evli erkek "Aman ! iyi ki evlenmemişsin" gibi şeyler dedi ? Çünkü çoook çok anlayışsız biri olmadıktan sonra kadın da adam da kısa sürede aslında sevmediğini ve sevilmediğini anlıyor evliliğinde... Bizde ana-babalar evlatlarına bunları öğretmiyor ve bence kendi kızlarına ve oğullarına kötülük yapıyorlar. Nasıl bir anne kızına bir erkeğin kötü şeyler yapmamasını istiyor ise aynı şekilde bir diğer anne oğlunu bu şekilde yetiştirmeli. Fakat ne görüyoruz, çapkın oğlum, herkes hayran, bir sürü sevgilisi var gibi laflar... İlerleyen yaşlarda hayatına çokca kız girince de oğlunun bu durumundan gurur duyan anne-babalar!

Türkiye'de KADIN-ERKEK nüfusu durumuna bakalım...
http://www.tuik.gov.tr/PreHaberBultenleri.do?id=18619

2014 verilerine göre 100 kişiden 50 si erkekmiş. Peki bir erkek 18-28(Ergenlikten evleneceği yaşa kadar yani) yaşları arasında diyelim ki 3 farklı kız ile ilişki yaşadı. Ne oldu ? 100 insanımız içindeki 1 erkek 50 kızın 3'ü ile birşeyler yaşadı. 10 erkek ? 30'u ile !!! 16 erkek 48 kız ile ilişki yaşadı. E kalan 34 erkeğe ne oldu ? Peki ayrıca ortalama 18-28 yaş arasındaki erkek dediğim kişiler bu 10 yıllık süreçte 3 farklı kız ile mi ilişki yaşamışlardır ? Öyle ise bu resmi ve gerçek kanıtlar bize bambaşka bir şeyi de açıkca gösteriyor. Hele ki bu 100 kişi içindeki 50 kızımızdan birkaçı bu süreçte hiçbir ilişki yaşamamış ise ! Haydi diyelim ki 20 tanesi böyle. Kalır 30 kız 50 erkek !..

Tabi bir de Türkiye'de evlenme yaşı ortalaması da bu konu ile çok ilgili. Ona da bakalım,
http://www.istatistikleri.org/nufus/evlenme-bosanma/turkiye-istatistikleri-ortalama-evlenme-yasi-2001-2014/

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder